Gelecek Partisi Millet Vekili Doğan Demir, Suriye'deki Alevi katliamını Meclis'e taşıdı

Gündem
 

Gelecek Partisi Millet Vekili Doğan Demir, Suriye'deki Alevi katliamını Meclis'e taşıdı

Gelecek Partisi Millet Vekili Doğan Demir, Suriye'deki Alevi katliamını Meclis'e taşıdı.

Gelecek Partisi Millet Vekili Doğan Demir, Suriye'deki Alevi katliamını Meclis'e taşıdı.  Doğan Demir, Konuşmasın'da  "SURİYE’DE ALEVİLER KATLEDİLİYOR… dedi. Vekil Doğan Demir Konuşmasına şöyle devam etti; Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri, SURİYE’DE ALEVİLER KATLEDİLİYOR… Bugün burada sadece Türkiye’deki Alevilerin sorunlarını haklarını değil, aynı zamanda bölgemizde yaşanan insanlık dışı bir olayı da gündeme getirmek zorundayız. Suriye’nin kuzeyinde HTŞ tarafından Alevi topluluklarına yönelik korkunç bir katliam gerçekleştirilmektedir. Kadın, çocuk, yaşlı demeden birçok insan canice katledilmektedir. Bu saldırı, sadece bir mezhep çatışması değil, doğrudan bir etnik temizlik girişimidir. Esad’ın kalıntıları söylemiyle kadın çocuk demeden sivilleri öldürmek caniliktir. Dün Gazze’de ne yaşandıysa şimdi Suriye’de aynısı yaşanıyor. Türkiye Cumhuriyeti olarak, komşu ülkelerde yaşanan bu tür katliamlara sessiz kalamayız. Uluslararası hukuka aykırı olan bu vahşetin sorumluları derhal hesap vermelidir. Hükümetin ve dışişleri yetkililerinin, bu saldırıyı en sert şekilde kınaması, uluslararası platformlarda bu konunun gündeme getirilmesi ve saldırıyı düzenleyen terör gruplarına karşı çok net bir tavır alınması gerekmektedir. Öte yandan ülkemizde yıllardır süren terör sorununun çözülmesi için adım atan, elini taşın altına koyan herkese buradan teşekkür ediyorum. Hazır bir barış süreci inşa ediliyorken Alevilerin sorunlarının da çözüme kavuşturulması için tüm siyasi partileri birlik beraberlik içerisinde olmaya ve tarihi bir sorumluluk almaya davet ediyorum. Ülkemizin kanayan yaralarından biri olan Alevi yurttaşlarımızın yıllardır süregelen temel hak ve taleplerini, eşit yurttaşlık mücadelelerini ve kamu hizmetlerinden eşit yararlanma konusunda karşılaştıkları engelleri dile getirmek istiyorum. Aleviler, bu toprakların öz evlatlarıdır, yüzyıllardır bu kadim coğrafyada barış içinde yaşayan, emeğiyle, sanatıyla, kültürüyle ülkemizin zenginleşmesine katkı sunanlardır, fakat ne yazık ki geçmişten bu yana hak ettikleri eşit yurttaşlık talepleri karşılanma-maktadır. Anayasal olarak her bireyin din, mezhep ve inanç özgürlüğü güvence altına alınmış olmasına rağmen, uygulamada Alevilere yönelik ayrımcılıklar sürmektedir. Alevilerin talepleri, herhangi bir ayrıcalık talebi değil, tamamen eşit yurttaşlık ekseninde temelinde taleplerdir. Bu talepleri ana hatlarıyla sıralayacak olursak: Alevilerin ibadethaneleri olan Cemevleri, hukuki statüye kavuşturulmamış ve bir türlü resmi ibadethane olarak kabul edilmemiştir. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarına rağmen, Cemevleri hâlâ yasal olarak tanınmamaktadır. Alevi yurttaşlar, vergileriyle devlete katkıda bulunmalarına rağmen, devletin hizmetlerinden eşit şekilde yararlanamamaktadır. Alevi çocukları yıllardır zorunlu din derslerinde kendi inançlarını yok sayan, hatta Aleviliği yanlış ve önyargılı bir şekilde anlatan müfredatla eğitim almak zorunda kalıyor. Aleviler çocuklarının inançları doğrultusunda eğitim alabilmesini talep etmektedir. Türkiye’de kamu yönetimi içerisinde Alevilere yönelik sistematik bir dışlanma olduğu açıktır. Kamu kurumlarında, özellikle valilik, kaymakamlık, emniyet müdürlüğü gibi üst düzey pozisyonlarda Alevilere yer verilmemektedir. Hatta Alevi kimliği bilinen kişilerin kamuda yükselmesi neredeyse imkânsız hale getirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşı, etnik kimliği, dini veya mezhebi ne olursa olsun, eşit fırsatlara sahip olmalıdır. Devletin, liyakat esasına göre hareket etmesi ve mezhepçi ayrımcılıktan uzak durması gerekmektedir. Ülkemizin pek çok bölgesinde Alevi köylerinin yol, su, elektrik, internet gibi altyapı hizmetlerinden mahrum bırakıldığına şahit oluyoruz. Devlet, kendi vatandaşları arasında böyle bir ayrım yapamaz. Kamu hizmetleri, herkes için eşit bir şekilde sağlanmalıdır. Tarih boyunca Aleviler, sadece haklarından mahrum bırakılmakla kalmamış, aynı zamanda büyük acılara da maruz kalmıştır. Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta, Gazi Mahallesi’nde yaşadığımız acılar Alevilere yönelik kitlesel katliam ve saldırıların en acı örnekleridir. Bu olayların failleri ya hiç yargılanmamış ya da sembolik cezalarla korunmuştur. Bugün burada dile getirdiğim sorunlar, Türkiye’nin demokrasisi, hukukun üstünlüğü ve toplumsal barışı açısından hayati öneme sahiptir. Aleviler, bu ülkenin asli unsurlarıdır ve hak ettikleri eşit yurttaşlık hakkına bir an önce kavuşmalıdır. • Cemevleri resmî ibadethane olarak tanınmalıdır. • Alevi çocuklarına inançlarına uygun eğitim hakkı tanınmalıdır. • Kamu yönetiminde liyakat esas alınmalı ve Alevilere yönelik ayrımcılık son bulmalıdır. • Alevi köylerinin yol ve altyapı problemleri artık çözülmelidir. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum    
Gelecek Partisi Millet Vekili Doğan Demir, Suriye'deki Alevi katliamını Meclis'e taşıdı.

Gelecek Partisi Millet Vekili Doğan Demir, Suriye'deki Alevi katliamını Meclis'e taşıdı. 

Doğan Demir, Konuşmasın'da  "SURİYE’DE ALEVİLER KATLEDİLİYOR… dedi.

Vekil Doğan Demir Konuşmasına şöyle devam etti; Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

SURİYE’DE ALEVİLER KATLEDİLİYOR…

Bugün burada sadece Türkiye’deki Alevilerin sorunlarını haklarını değil, aynı zamanda bölgemizde yaşanan insanlık dışı bir olayı da gündeme getirmek zorundayız. Suriye’nin kuzeyinde HTŞ tarafından Alevi topluluklarına yönelik korkunç bir katliam gerçekleştirilmektedir. Kadın, çocuk, yaşlı demeden birçok insan canice katledilmektedir.

Bu saldırı, sadece bir mezhep çatışması değil, doğrudan bir etnik temizlik girişimidir.

Esad’ın kalıntıları söylemiyle kadın çocuk demeden sivilleri öldürmek caniliktir.

Dün Gazze’de ne yaşandıysa şimdi Suriye’de aynısı yaşanıyor.

Türkiye Cumhuriyeti olarak, komşu ülkelerde yaşanan bu tür katliamlara sessiz kalamayız. Uluslararası hukuka aykırı olan bu vahşetin sorumluları derhal hesap vermelidir.

Hükümetin ve dışişleri yetkililerinin, bu saldırıyı en sert şekilde kınaması, uluslararası platformlarda bu konunun gündeme getirilmesi ve saldırıyı düzenleyen terör gruplarına karşı çok net bir tavır alınması gerekmektedir.

Öte yandan ülkemizde yıllardır süren terör sorununun çözülmesi için adım atan, elini taşın altına koyan herkese buradan teşekkür ediyorum.

Hazır bir barış süreci inşa ediliyorken Alevilerin sorunlarının da çözüme kavuşturulması için tüm siyasi partileri birlik beraberlik içerisinde olmaya ve tarihi bir sorumluluk almaya davet ediyorum.

Ülkemizin kanayan yaralarından biri olan Alevi yurttaşlarımızın yıllardır süregelen temel hak ve taleplerini, eşit yurttaşlık mücadelelerini ve kamu hizmetlerinden eşit yararlanma konusunda karşılaştıkları engelleri dile getirmek istiyorum.

Aleviler, bu toprakların öz evlatlarıdır, yüzyıllardır bu kadim coğrafyada barış içinde yaşayan, emeğiyle, sanatıyla, kültürüyle ülkemizin zenginleşmesine katkı sunanlardır, fakat ne yazık ki geçmişten bu yana hak ettikleri eşit yurttaşlık talepleri karşılanma-maktadır.

Anayasal olarak her bireyin din, mezhep ve inanç özgürlüğü güvence altına alınmış olmasına rağmen, uygulamada Alevilere yönelik ayrımcılıklar sürmektedir.

Alevilerin talepleri, herhangi bir ayrıcalık talebi değil, tamamen eşit yurttaşlık ekseninde temelinde taleplerdir. Bu talepleri ana hatlarıyla sıralayacak olursak:

Alevilerin ibadethaneleri olan Cemevleri, hukuki statüye kavuşturulmamış ve bir türlü resmi ibadethane olarak kabul edilmemiştir. Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarına rağmen, Cemevleri hâlâ yasal olarak tanınmamaktadır.

Alevi yurttaşlar, vergileriyle devlete katkıda bulunmalarına rağmen, devletin hizmetlerinden eşit şekilde yararlanamamaktadır.

Alevi çocukları yıllardır zorunlu din derslerinde kendi inançlarını yok sayan, hatta Aleviliği yanlış ve önyargılı bir şekilde anlatan müfredatla eğitim almak zorunda kalıyor. Aleviler çocuklarının inançları doğrultusunda eğitim alabilmesini talep etmektedir.

Türkiye’de kamu yönetimi içerisinde Alevilere yönelik sistematik bir dışlanma olduğu açıktır. Kamu kurumlarında, özellikle valilik, kaymakamlık, emniyet müdürlüğü gibi üst düzey pozisyonlarda Alevilere yer verilmemektedir. Hatta Alevi kimliği bilinen kişilerin kamuda yükselmesi neredeyse imkânsız hale getirilmiştir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin her vatandaşı, etnik kimliği, dini veya mezhebi ne olursa olsun, eşit fırsatlara sahip olmalıdır. Devletin, liyakat esasına göre hareket etmesi ve mezhepçi ayrımcılıktan uzak durması gerekmektedir.

Ülkemizin pek çok bölgesinde Alevi köylerinin yol, su, elektrik, internet gibi altyapı hizmetlerinden mahrum bırakıldığına şahit oluyoruz. Devlet, kendi vatandaşları arasında böyle bir ayrım yapamaz. Kamu hizmetleri, herkes için eşit bir şekilde sağlanmalıdır.

Tarih boyunca Aleviler, sadece haklarından mahrum bırakılmakla kalmamış, aynı zamanda büyük acılara da maruz kalmıştır.

Maraş’ta, Çorum’da, Sivas’ta, Gazi Mahallesi’nde yaşadığımız acılar Alevilere yönelik kitlesel katliam ve saldırıların en acı örnekleridir. Bu olayların failleri ya hiç yargılanmamış ya da sembolik cezalarla korunmuştur.

Bugün burada dile getirdiğim sorunlar, Türkiye’nin demokrasisi, hukukun üstünlüğü ve toplumsal barışı açısından hayati öneme sahiptir. Aleviler, bu ülkenin asli unsurlarıdır ve hak ettikleri eşit yurttaşlık hakkına bir an önce kavuşmalıdır.

• Cemevleri resmî ibadethane olarak tanınmalıdır.

• Alevi çocuklarına inançlarına uygun eğitim hakkı tanınmalıdır.

• Kamu yönetiminde liyakat esas alınmalı ve Alevilere yönelik ayrımcılık son bulmalıdır.

• Alevi köylerinin yol ve altyapı problemleri artık çözülmelidir.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum

 
 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve izkocaeli.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
aohbet islami sohbetler omegla türk sohbet cinsel sohbet dini chat polyester çember